Sosyal-İş Sendikası: “Sendikalı olmak anayasal haktır”
Sosyal-İş Sendikası, Aydın’ın Efeler ilçesinde telekomünikasyon ve iletişim bayileri önünde bildiri dağıtarak çalışanları örgütlenmeye çağırdı.

Fotoğraf: Evrensel
Berkay Coşkun
Aydın —DİSK’e bağlı Sosyal-İş Sendikası, Aydın’ın Efeler ilçesinde telekomünikasyon ve iletişim bayileri önünde bildiri dağıttı.
Bildiride, son dönemde İstanbul'da yaşanan iletişim kesintilerine ve çağrı merkezi çalışanlarının çalışma koşullarına dikkat çekildi.
Dağıtılan bildirilerde, özellikle dün İstanbul’un bazı ilçelerinde meydana gelen iletişim kesintilerinin, Marmara Denizi açıklarında meydana gelen depremle ilişkilendirildiği belirtildi. Sendika temsilcileri, "Afet anlarında haberleşme hakkı hayati önemdedir. Bu hizmetin özel sektör kâr anlayışıyla değil, kamusal bir anlayışla yürütülmesi gerekir" dedi.
Çağrı merkezi çalışanlarına yönelik hazırlanan bildiride, sendikalı olmanın anayasal bir hak olduğu hatırlatılırken, kötü çalışma koşulları, düşük ücretler, evden çalışma masraflarının karşılanmaması gibi sorunlara da değinildi.
Örgütlenme çağrısı
Bildiride şu ifadeler öne çıktı: “Ücretlerimiz eriyor. Enflasyon oranında otomatik artmayan maaşlar, sürekli artan yaşam maliyetleri karşısında yetersiz kalıyor. Home-office çalışırken ev masrafları bize kalıyor. İşverenler tarafından sürekli değişen performans kriterleriyle baskı altındayız.”
Sendika, bu koşullar altında çalışanların bir araya gelerek birlikte mücadele etmesinin önemine vurgu yaparak, 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'ndan alıntılarla işçilerin yasal haklarını hatırlattı.
"İletişim, bir lüks değil temel haktır"
Sendika üyesi, “Bugün buradayız çünkü iletişim kesintileri, sadece teknik bir sorun değil; çalışma koşullarımızla, yaşam güvenliğimizle doğrudan ilgili bir mesele. Hem haberleşme hem de çalışma hakkımız tehdit altında” dedi.
Evrensel'i Takip Et